Kartal Tibet’le Filiz Akın’ın oynadığı “Dağlar Kızı Reyhan” filmini hatırlar mısınız?
Ben şehir bebesiyim tabii. Bilmiyorum... Ama o saç ve makyajı yapacak delikanlı kuaförü şehirde bile bulmak zorken, bir köylü kızının her sabah gün doğumuyla kalkıp, tarlaya gitmeden önce bu saç ve makyajı yapabiliyor olması ancak takdir edilebilecek bir husustur. Film süresince bir onu takdir edersiniz, bir de Filiz Akın’ın olağanüstü güzelliğini.
Dağda bayırda 18 kilometre öteden görünebilecek topuzuyla gezinen köylü kızımız, elbette bir gün zengin şehirli bir playboy’un gözünden de kaçmaz. Bu karşılaşmanın ardından başlayan trajikomik aşk hikayesi, Filiz Akın’ın göz kamaştıran güzelliği eşliğinde Yeşilçam filmlerinin unutulmazları arasında yerini alır.
Günün birinde bu filmi, oğlan çocuğu görünümlü bir kız izler. O yaşında bile değil bildiğin köyümün kadınından, filmdeki diğer tüm kadın oyunculardan 18 kat fazla havasıyla ortalarda hoplayan Reyhan karakterine hayran kalır. Dağlar kızı Reyhan’dan çok dağlar kızı Heidi’ye benzer kişilik özelliğine sahip olan bu çocuk, şaşkın fakat meraklı gözlerle izler filmi defalarca.
Gün gelir, saçları bir türlü diğer kızlar gibi uzun ve havalı olamayan o kısa saçlı kız büyür. Kısa saçların da çok havalı olabileceğini fark etmiştir ilk önce. Bir de ağaca en hızlı kim tırmanacak oyununu oynayacağı kimse kalmadığından etrafında, elbise giymek bile normal gelmeye başlamıştır.
60’lı yıllardaki kadınların görünümlerine duyduğu imrenme asla bitmez. 1960‘lar modası her daim baş tacıdır. Kendi kıyafetlerini kendisinin dikmesi gerektiğine karar verdikten sonra yaptığı ilk işlerden biri 1.5 metrelik nefis desenli bir pazen almak olmuştur. Bir diğeri de her yerde retro kalıplar arayıp bulmaktır.
Sonunda doğru modeli bulur ve kendine ivedilikle bir Filiz Akın kıyafeti diker. Simplicity markasından çıkan retro bir kalıp modelidir kullandığı:
En sevdiği bir diğer iş de retro kalıpları kendi kafasına göre modernize etmektir. Bu kalıpta da hemen birkaç değişiklik yapıverir. Filiz Akın'ın hafiften tıknaz ve ziyadesiyle geniş kalçalı bir versiyonu olduğundan, önce klasik A tipi elbise modeli şeklinde gelen etek kısmını biraz daha daraltır.
Kolsuz bir model kışlık pazene gitmez, uzunu kızımızı kesmez derken, kararlamasına şekilde yarım kol yapıverir elbise kollarını da.
Elbisesinin tek bir eksiği kalmıştır ona göre: kollarda birer kurdela! Niye bilmem; öyle işte...
Yarım kol yaptığı elbisenin kol ucuna hemen elbise kumaşından birer kurdela keser. İşte şimdi elbisesi tamam olmuştur!
Peki bu detay ne işe yarar sizce? Bir elbisenin niye olmazsa olmazıdır?
1- Karşınızdakine güç gösterisi yaparken zarafetinizden birşey kaybetmemiş olursunuz mesela.
2- Kendinizi güzel hissedip fazla havalandığınızda, havada efil efil uçmanızı sağlar.
3- İşiniz presentabl olmayı gerektiriyorsa, karşınızdakine feci bir etki yaratırsınız kolda kurdelalarla.
4- Çayda çıra oynarken çarpıcı bir imaj yaratmanıza yardımcı olur.
5- Dövüş sanatlarında etkili bir savunma yapmanızı sağlar.
6- Vurmalı çalgılarda performansınızı artırır.
Giysileriniz için önemli bir detaydır yani. Herkese tavsiye ediyorum...
Hadi öptüm hepinizi kocaman!
Meraklısına Notlar:
Kullandığım kalıp detayı buradan bulunabilir: Simplicity 3833
Yılbaşında tam 10 kişiye göndereceğim hediyeler için henüz başvuru yapılmamışsa, buradan yapılabilir: Yılbaşı Çekilişi
