"BÜYÜLÜ DENİZ" İSİMLİ ÇOCUK ROMANIM 8 YAŞ ÜSTÜNDEKİ TÜM HAYALPERESTLER İÇİN ARTIK KİTAPÇILARDA! :)

Bir tasarımcı elbisesini birlikte dikmeye ne dersiniz?

31 Temmuz 2013

Bir giysiyi neden oturup birlikte dikmiyoruz? ;) Benim farklı giysi kalıplarına olan düşkünlüğüm aşikar. Eğer sunulan kalıp çok ilginç değilse, oturup kendime göre değişik detaylar katıyorum çoğu zaman. Başkalarının yorumlarını görmek de eğlenceli oluyor. 





Bu etkinliği herkesin erişebileceği kalıplarla yapmak elbette anlamlı olacaktır. - Bir ara birkaç blogger bunu organize etmiştik aslında. 
Ama ben en çok, buradan 2 farklı elbise yorumunu sergilediğim şu nefis Cynthia Rowley tasarımını sizinle paylaşmak istiyorum. Bu kalıbı üşenmeyip yurtdışından getirmek isterseniz, buyrun :) Ama, hazır son diktiğim 2 versiyona bu kadar güzel yorum almışken, ben bunu kendi düzeltmelerimle sizinle paylaşmayı çok isterim.  Zaten kalıbın orijinali üzerinde öyle çok değişiklik yaptım ki, rahatça yeni bir kalıpmış gibi anlatabilirim :))

Bu yüzden tüm adımları sizinle tek tek paylaşarak, arada sorusu olanların sorularını yanıtlayarak hep birlikte bir dikiş etkinliği yapmaya karar verdim. Siz ne dersiniz buna? 

Size tüm dikiş aşamalarını aktaracağım ve sonunda etkinliğe katılanların kendi diktiklerini (arzu ederlerse linkleriyle birlikte) paylaşacağım. Birlikte dikebileceğimiz elbisemizin ne olduğunu hatırlamak isteyenlere şöyle bir ipucu vereyim:












Etkinlik Nasıl Olacak?

Etkinliği şöyle yapmayı planlıyorum. Ben beden ölçünüzü alıp kendi kalıbınızı nasıl çizip çıkartabileceğinizden başlayıp, tek tek tüm dikiş adımlarını günlük yazılarla anlatacağım. Benimle birlikte dikişe başlayanlar da -eğer soruları olursa- yorum kutucuğuna ister doğrudan isterlerse de fotoğrafıyla birlikte sorularını ekleyebilir. Sonra da sistematik biçimde sorulara yanıt verip bir sonraki adıma geçerim. 

- yorum kutucuğunun sol alt kısmındaki ikona basıp resim ekleyebilirsiniz -





Bu etkinliğe isteyen herkes katılabilir. Ücretsizdir. Ama sizlerden bir ricam olacak. Aşağıdaki kutucukta yer alan HTML kodunu - var ise- websitenize / blogunuza yerleştirmeniz. Etkinlik tamamlandıktan sonra bu butonu websitesinde yayınlamış olanların linklerini ve elbiseyi bitirmiş haldeki fotoğraflarını da bu siteden paylaşıp, diğer okurlara farklı siteleri de ziyaret etme / tanıtma imkanı sunacağım. Buton, anasayfanızda etkinlik bitene kadar görünür olmalı. Bunun için html kodunu kullanmanız işinizi kolaylaştıracaktır.



Yine, elbisesi bittikten sonra sonuçları hepimizle paylaşmak isteyen, ancak websitesine sahip olmayan katılımcılar da facebook/twitter üzerinden bu resim ve ilgili linkle katılım gösterebilir. E hadi ama... Bu kadar emek vereceğim, siz de biraz tanıtıma katkı yapsanız ne güzel olur :)


www.kendindik.com

#kendindiketkinliğindeyim



Fikir budur arkadaşlar. Ne dersiniz?




34

yorumlarınıza yeni yorumcu

30 Temmuz 2013
Merhaba! 

Bazı hınzır KendinDik.Com takipçilerinin bildiği üzere, blogumu ilk açtığımda dünyada çok popüler olan ancak Türkiye'de fazla yaygın olmayan Tumblr isimli bir program kullanıyordum. Özellikle gençler arasında çok popüler olan Tumblr.Com, dünyada facebook ve twitter'dan sonra en çok kullanılan 3. platform aynı zamanda. 

Yazılarımı buradan yayınlarken, sağ olsunlar yazılarımı özgün ve başarılı buldukları için beni "en başarılı bloglar" listesine eklemişlerdi. Şu an orada 170.000'in üzerinde takipçim var :))

Tumblr'ın bana sağladığı en güzel özgürlüklerden biri de farklı ve esnek programları bloguma entegre edebilmemdi. Blogger'a geçtikten sonra bu konuda biraz sıkıntı çekmeye başlamıştım. 

Sonunda, orada en çok kullanmaktan hoşlandığım programlardan biri olan Disqus'ı bu sayfama entegre edebildim!



14

Öğren Çekirge - Sülfile Ayağı Kullanımı

29 Temmuz 2013

Yeni başlayanlar için zehir gibi bilgi kaynağı "Öğren Çekirge" duvarına yeni bir tuğla ekliyoruz bugün. 

resimli anlatımlı dikiş dersi blog


Sülfile / Sürfile / Overlok Ayağı overlok makinası olmayanlar için pratik bir overlok / sülfile işlemi görebilen bir araç. Elbette overlok makinaları kadar temiz bir dikiş sunmuyor. Ancak geçici çözüm bulmak isteyenler için de dikiş kutusunda bulunsa iyi olur. 

Kullanımı çok basit olan bu ayak için makinanızı zigzag dikişe ayarlamanız yeterli. 


Önce dikiş genişliğini en yüksek konuma getiriyoruz.



Daha sonra dikiş ayarını zigzag dikişe getirip, dikiş sıklığını en aza indiriyoruz. 

Sülfile ayağından en temiz dikişi elde etmenin yolu sülfile çekilecek dikiş paylarından birinin diğerinden daha geniş bırakılmasıdır. Sülfile ayağındaki katlama aparatı sayesinde uzun olan kenar kısa kenarın üzerine katlanarak gelir ve birlikte geniş bir zigzag dikişle birleşirler. 

Şimdi sülfile ayağını iki farklı kumaşta deneyelim:



Kalın bir pamuklu kumaşta overlok makinasını aratmayacak temizlikte bir dikiş elde ediyoruz.


Ancak daha ince ve esnek kumaşlarda aynı sonucu elde etmek biraz güç oluyor. 



Kumaş toplanarak ince bir sicim görüntüsü veriyor. Yine de normal ayakla yapılan zigzag dikişlerden daha sıkı ve daha temiz bir sülfile dikişine sahip oluyorsunuz.


Sülfile ayağı hemen her marka dikiş makinası için bulunabilir. Makinanın modeline göre fiyatları 5 TL ile 25 TL arasında değişiyor. Tanıtımı benden kullanması sizden. 


Bir sonraki Öğren Çekirge yazısında görüşmek üzere!

www.kendindik.com


34

Rusya'nın şirin beldesi Kemer'deyiz

27 Temmuz 2013

Rahat bir pareo modeli: 

Tatil bitti. İşe dönüş başladı. Ama tatil yazılarımız devam edecek bir süre daha... 

***

1.60 boydan 40 beden enden filinta gibi moda ikonu terzimizin poz vermedeki beceri eksikliği, çoğu KendinDik.Com okuru için alışılagelmiş bir durum. Aslında havalı mankenimiz için bile artık insan içinde boy boy fotoğraf çektirme işlemi doğal bir hal almaya başlamıştı. Taa ki Rusya'nın Antalya sınırına yakın şirin beldesi Kemer'e gelinceye dek... Her yer öyle yoğun bir Rus hakimiyetinde ki, sokakta birşey sormak için size yanaşan turistler rahatlıkla Rusça başlıyor söze. Anlamadığınızı söylediğiniz zaman size kibar davrananlar bile çıkıyor arada :) Pazardaki domatesler bile hem USD hem TL paritesiyle yazılı. 

Kemer, bir aile geleneği olarak yıllardır gittiğimiz bir mekan olmuştur -yazlıkçı usulü. Ege'nin serin ve ferah sularında büyümüş biri olarak Antalya'nın hamam suyu kıvamındaki denizine alışmakta zorlansam da, ucuz ve konforlu bir tatil imkanı sunması, yemeklerin çoğunu kayınvalidenin yapıyor olması ve muhteşem manzaralı koylarla çevrili olması itibariyle Kemer'i hep sevmişimdir. 

Son bir yıldır blog yazarı olmanın verdiği havayla gittiğim her yerde "moda çekimleri" yapmaya ve Kendin Dik Dolabı giysilerinden birini fotoğraflamaya gayret ediyorum. Çekingenliğimden eser kalmadı, rahat rahat poz verebiliyorum derkennnn... Rus kadınlarının fotoğraf çektirme yeteneği bir tokat gibi çarptı yüzüme!

Allah'ım o nasıl bir duruş? Nasıl bir estetik? Bir palmiye yaprağının ardından böyle cilveli işveli bakmayı nasıl beceriyorlar?... Bir süs kayasının etrafından dolanıp nasıl da mankenlere taş çıkartıyorlar?... Bir "fışkiye"nin içinden nasıl da zarafetle süzülüyorlar?...

Ben niye öyle sütun gibi duramıyorum? 
Bende de aynı omurilik yok mu?
Nasıl?
Mesele sadece omurilik değil mi?! ...

***


moda tasarım dikiş blog

Uzun lafın kısası, ben aslında yaz için diktiğim iki pareodan biri hakkında yazacaktım bugün. Yazıyı hazırlarken, kullandığım kalıba ait mankenin de aynı Kemer'in Rus güzelleri gibi poz vermiş olması bardağı taşıran son damla oldu!



Deniz / havuz kenarı için kendime uzun kollu bir pareo modeli arıyordum. Burda dergisinin 2 yıl önceki bir sayısından ( 05/ 2011) yakası açık,  uzun kollu bir modelini buldum sonunda.  



Modelin kolları biraz abartılı gelmişti. O yüzden daraltmak istedim. Kumaşın eksik geldiğini fark ettiğim anda da kolları küçültmek bir seçenek olmaktan çıktı zaten. 

Tam rahat rahat poz vereceğim, etrafta hiç Rus "manken" yok derken, bu sefer de benim yercücesi her poza girme yarışına girişti. "Çekil yavrum, annen şurada  bi havalı duracaktı..."

Velhasıl, çok zor şartlarda fotoğraf çekimi yapabildik!





Pareoyu anlatıyordum sözde! 
Yarasa kol modelli bu bluz ister pareo olarak ziyadesiyle derin bir yaka açıklığıyla, isterseniz de güzel bir tünik olarak kullanılabilir. Dikmesi çok kolay. Sanki yakayı aynı derinlikte bırakıp, ortasına şık bir broş iğne yerleştirsem, bir başka kumaş ile harika bir bluza da dönüşebilecek gibi. Ama orijinal modeldeki kollarla asla olmaz. Takarım onları ben bir yerlere kesin...





Fikir benden dikmesi sizden. Hadi bakalım, hepinize keyifli günler bol dikişler! :))


   www.kendindik.com
26

Dikiş dikmek ciddi iştir!

24 Temmuz 2013
Dikiş dikmek ciddi iştir!

Dior'un terzilerinin çalışmasını gösteren fotoğrafa baktığımda aklıma ilk gelen şey buydu. Hemen facebook sayfasına ekledim ve sayfa üyeleriyle başladık koyu bir sohbete! :)

Kimi der ki "yok ben annemle laflamadan asla dikemem". Kimi der ki "yok ben demek bundan dikmesini beceremiyorum"...

Bir de facebook sayfasını takip etmeyenler için buradan da sorayım istedim. Sizce dikiş dikmek nasıl bir iştir? 

Konuyla ilgili "ciddi" ve "düzeyli" sohbetimiz için facebook sayfamızı da ziyaret edin:

dikiş blog

10

Anlayan varsa...

23 Temmuz 2013
Bu işi anlayan varsa bir de bana anlatsın.


Konumuz Burda'nın Temmuz 2013 sayısındaki -internetten bedava yayımlanan- pareo kalıbı. Bunun daha pareo olduğunu anlamadan modelin üzerindeki duruşuna bayılarak, bu ayki dergiyi almadığıma üzülmüştüm. 

Sonra birden bunun bir elbise değil, dikdörtgen bir kumaşın akıllı şekilde vücuda dolanarak ortaya çıkan bir pareo olduğunu anladım. 


Daha da güzeli bunun Burda dergisinin sitesinde ücretsiz kalıp olarak verildiğini fark ettim ve hemen "download" linkine zıpladım. 

Meğer sadece dikdörtgen bir kumaşı nasıl farklı şekillerde kullanabileceğimizi anlatıyormuş. Çizim ise şundan ibaret. 




Oradan bakıyorum, buradan çekiştiriyorum, yok... dikdörtgen kumaşın nasıl bu şekilde bağlanabileceğini algılayamıyorum. 

Anlayanınız varsa bana da anlatabilir mi lütfen? Benim mi aklım sıcaktan bulandı? Bakıyorum bakıyorum, modellerin üzerindeki duruşu sadece dikdörtgen bir kumaştan nasıl elde edeceğimizi çıkartamıyorum.  

Buyrunuz açıklama sayfası burada (İngilizce):
http://assets.burdastyle.com/patterns/instructions_pdfs/000/002/603/125AB_Dresses_drafting_and_sewing_instructions_original.pdf?1374255629

Modellerin tanıtım sayfaları ise şöyle:

http://www.burdastyle.com/pattern_store/patterns/wrap-dress-072013
http://www.burdastyle.com/pattern_store/patterns/bangle-dress-072013


Anlatın şu garibe de (fotoğraflarsanız yeme de yanında yat olur tabii...) sebeplenelim. 

Sevgiler!
irem

20

Retro Giysi Kalıpları Nereden Bulunur

22 Temmuz 2013


moda dikiş blog
Vintage tasarımlara ayrı bir merakım var. Çocukluğumdan beri özellikle 1960'ların giyim tarzına hayranım. 60ların çizgisindeki giysilerde kendimi daha bir rahat hissetmişimdir. Ama bazen dönem filmlerinde gördüğüm modeller de beni ayrı büyülüyor. Moda zevkim de birden 1960'lardan 1860'lara kadar gerileyiveriyor :)

Kendi giysilerimi dikmeye başladığım andan itibaren de derhal retro dikiş kalıplarını özellikle aramaya başladım. 

Çok şükür son yıllarda - özellikle de popüler dizilerle yeniden canlandırılan moda sayesinde - 1950li ve 1960lı yılların modasına uygun giysilerin kalıplarında yeniden üretim patlaması yaşanıyor. 

retro elbise giysi vintage tasarımlar blog

Retro kalıpları en fazla Vogue, Butterick gibi yabancı kalıp firmalarında bulunuyor. Bu trendden geri kalmak istemeyen Burda dergisi de son zamanlarda yıllar önce yayımladıkları kalıplardan her ay bir tane paylaşıyorlar. 



Aslında galiba çoğu kalıbın en ilgi çekici yanı vakti zamanında kullanılan modellerin zarif pozu ve o giysiyi üzerinize giydiğinizde kendinizin de ince belli şuh bakışlı bir afete dönüşeceğinizi zannetmeniz (ben denedim... yok... olmuyor...)

Yine de retro kalıplar kullanarak yaptığım dikiş projelerinden çokça şey öğrendiğimi ve çoğu detayına da hayran kaldığımı söylemeliyim. 



Zaten günümüz dikiş kalıplarının çoğu da eski basımların revize edilmiş hali gibi geliyor bana. 
Ben retro model bir kalıp kullandığımda onu önce mümkün olduğunca saçma desenlerle karışıtırmayı seviyorum :)
Misal:
moda dikiş vintage retro kalıplar blog





ya da daha saçması:




Elbette bunların dışında daha ağırbaşlı olduğum dikiş projeleri de var. bugüne kadar kullandığım retro kalıpların hemen hepsinden de çok memnun kaldım. Aslında o fırıl fırıl etekleri daralttığım anda havasının çoğu gidiyor ama ne yapayım etrafta tütülü eteklerle de gezemem ya ;)




retro modeller


Şimdi gelelim bu kalıpları nereden bulabileceğinize:
Özel tasarım yabancı kalıplardan bazıları artık www.tuhaftuhafiye.com'da satılıyor. Şanslıysanız siz de bir tane edinirsiniz :) O güzelim düğmeler ve diğer aksesuarlar da cabası ;-)


Yabancı sitelerden dikiş kalıbı almayla ilgili bilgi almak için de şu yazıyı okuyabilirsiniz: http://www.kendindik.com/2012/02/tasarmc-modelleri-vogue-butterick.html




25

Tasarımcı Elbiselerine Sahip Olmanın Kolay Yolu

19 Temmuz 2013
Cynthia Rowley tasarımı yazlık elbise
Bu sefer acımadım paraya... Bastım 8.500 TL'yi, aldım Cynthia Rowley tasarımı bir yazlık elbise... Ne öyle habire kendin dik.. kendin dik... Sıkıcı oluyor bir yerden sonra... 

Moda dünyasını yakından takip edenler Cynthia Rowley'nin dünyaca ünlü tasarımlarını da iyi bilirler. Benim neyim eksik? Aldım ben de bir tane... 


Cynthia alınmasın ama önce bel kısmını biraz uzattırmak istedim. Malum, elimizdeki malzeme armudi kemençe şeklinde... Beli en ince şeklinde kavratacaksın ki uçan balon gibi görünmeyesin. 

Sonra Cynthia'cım dedim... Ben bunu yazın marina ortamlarında giyeceğim. Şöyle kolsuz yap bu sefer. Sadece yakaya büzgü ver. 


Bir de sırt açıklığı daha derin olsun, havam olsun dedim.

Bak Cynthia... Tamam param var acımadım verdim 8.500 TL'yi.  Ama şu tasarımı biraz daha hareketlendir güzelim dedim. Şuna kontrast renkten bir astar ekle... Sonra o astarı bir de etek kısmında daha uzun yap. Bambaşka bir hava versin elbiseye. Niye mi? Bilmem... Öyle geldi içimden. Sana tasarımcılığı öğretiyormuşum gibi hissetme lütfen. 

... ve sonra Cynthia bana tasarımını satmaktan vazgeçti. Amaan paramla rezil mi olacağım bir de. Oturur kendim dikerim daha iyi! - dedim.

Önce nefis mi nefis lacivert renkte ince bir pamukludan astar yaptım. 

Daha önce dikiş masama gelen bahar sırasında diktiğim bu elbisede öğrendiğim tüm değişiklikleri uyguladım. Kalıp olarak Simplicity 2281 kullandım. 


Cynthia Rowley dress
 Birçoğunuzun geçen sefer bayılmış olduğu o nefis kol detaylarını es geçtim bu sefer. Bu nedenle yakayı daha sıkı toparlamam gerekti.




Astarıma bayılınca da paça kısmında astarı daha uzun bıraktım. Böylece üstteki ince pamuklunun yoğun desenlerini sanki biraz dengeledi gibi geldi. Yaka biyesini de yine astar kumaşından yaptım.    

ucuz tasarımcı giysi modelleri

Cynthia'yla aramız hala bozuk. Olsun... çözeriz biz zamanla. Elbisem süper havam süper. Varsın Cynthia bana bozuk olsun... 

moda, dikiş, tasarım blog
Yazıda yer alan bir önceki dikiş projesine gitmek için:
46

Düğmelerle Sanat

18 Temmuz 2013
Düğmelerle ne yapılır? Bir giysinin vazgeçilmez aksesuarı olarak giysiyi ya vezir eder ya rezil. Sıradan bir ceketi harika bir parçaya dönüştürür. Güzel bir elbiseye sezon sonu indirim reyonunu veya verilecek giysiler kutusunu boylatır.

Bugüne kadar düğmelere ya bir moda tüketicisi gözüyle ya da bir hevesli terzi gözüyle bakmıştım.... ta ki Agusto Esquivel'in çalışmalarını görene dek. 


Agusto Esquivel de benim zamanında yaptığım gibi çocukken evindeki düğmelerle oynamaya bayılırmış. Büyükannesinin dikiş kutusundaki düğmeleri karıştırırken, birçokları için sıradan ve küçücük nesneler olarak görülen düğmelerin son derece özgün ve değerli parçalar olduğunu düşünürmüş. 

Düğmeleri molekülün içindeki atoma benzetirken, her bir düğmenin bütünü oluşturan mükemmel parçalar olduğunu hayal edermiş. Bu bakış açısının yaratıcılıkla buluştuğu noktada da birgün ortaya böyle bir sanat çalışması çıkarmış.

düğmelerle sanat



Harika öyle değil mi?!




"Sanatta kaosun içindeki mükemmel düzen fikrine hayranım: göze katı görünen bir nesnenin dokunduğunda son derece kırılgan ve değişken olması; sıradan bir objenin bir sanat eseri parçası olarak kullanılarak çok daha karmaşık ve ilgi çekici bir şeye dönüşmesi fikrine hayranım." diyor Esquivel. 






Milyonlarca düğme kullanarak heykeller oluşturan Arjantinli sanatçı yaratım sürecini şöyle anlatıyor: 
"Düğmeyi kulağıma tutuyorum ve bana ne olmak istediğini söylüyor." (aynı cümleyi kumaşları için söyleyen var mı aranızda? ;) )



Esquivel'in düğmelerden yarattığı heykeller Miami'de bir sanat müzesinde sergileniyor. Bu müzeyi ziyaret etmek isterdim gerçekten. Aslını görene kadar suretleriyle idare etmek istiyorsanız sanatçının sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.augustoesquivel.com/ 














2
Burada yayımlanan yazı ve görsellerin tüm hakları İrem Sunar Özat'a aittir. İzinsiz yayımlanamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.