"BÜYÜLÜ DENİZ" İSİMLİ ÇOCUK ROMANIM 8 YAŞ ÜSTÜNDEKİ TÜM HAYALPERESTLER İÇİN ARTIK KİTAPÇILARDA! :)

AMİTOZ, MİTOZ, MAYOZ

09 Temmuz 2014
Canlı türlerinde amitoz, mitoz ve mayoz olmak üzere 3 çeşit hücre bölünmesi görülmektedir. Cinsiyet kromozomlarına göre "kadın" olarak sınıflanan canlılarda ise, bu tür hücre bölünmelerinin, kelimenin önüne gelen "çalışan" ya da "anne" sıfatları ile yer yer ışık hızına yakın bir hızda gerçekleşebildiği tespit edilmiştir. 

Halihazırda gün içinde yüzbin tane iş yapmayı günlük alışkanlık haline getirmiş olan XX kromozomlu canlı türleri, bir de üreme dürtüsü sonucunda yavruladıysa, zaman zaman zihnen ve bedenen milyarlarca hücreye bölündüğünü hissedebilmektedir. 

Bilim, hücre bölünmesinin nedenini hücrelerde yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için yapım ve yıkım olaylarının, yani metabolik faaliyetlerin gerçekleşmesi zorunluluğu olarak açıklamaktadır. Bu ifadenin, ortalama bir Türk kadının yaşamındaki yansıması ile şöyle görülebilmektedir: 

İlk gençlik dönemlerinde "yoo ben asla yapmaaam! Iyyyy!" denilen iş türleri bir çırpıda bitirilen günlük alışkanlıklara dönüşürken, hücre bölünmesinin verdiği yenilenme hissiyle "bittim ben... yeter... kolumu kaldıramıyorum"  denildiği anda bile en az 8 işi yapma, bir o kadarını da planlama becerisine kavuşabilir bu XX kromozomlu canlılar. 

Bunun en tipik uzantılarından biri, daha yemek yenirken bile bir sonraki yemeğin ne olacağının planlanması, tam bir iş yaparken yeterince anne şefkatini asla alamadığı görüntüsü veren yavrunuzun eteklerinize yapışıp o an aklına gelen birşeyi sanki dünyadaki en önemli işmiş gibi istemesi ve takdire şayan bir zamanlama ile tam da velediniz çığlık çigan konuştuğu sırada işle ilgili bir telefon görüşmesi yapmak zorunda kalmanızdır. İşin daha da garibi vücudunuz tüm bunları artık günlük bir alışkanlıkmış gibi karşılamaya başlamıştır. 

Gün gelir, isterseniz mitoz ve mayoz bölünmenin en kralını yapın, pil bir süreliğine bitiverir. Yapılacak işler, teslim edilecek projeler, doyurulacak boğazlar, planlanacak çalışmalar derken herşey bir anda tek bir istekle kilitleniverir "bırakın az bi uyuyayım..." 
Okulların tatil olmasıyla birlikte birçok çalışan annenin yaşadığı karın ağrılarını yaşamaya başlamama rağmen, Kendin Dik Atölyesinin ilk derslerini yapmanın heyecanı içinde mutluluktan uçmaktaydım. İşte tam o anda nereden geldiğini bilmediğim ahlaksız bir beta mikrobu bir süreliğine beni yere yapıştırmaya karar verdi. Hayatı boyunca naz yapmaya alışkın olmayan bir bünyem olduğundan, hastalanmayı da bir türlü bilemedim çok şükür. 14 yıldır birlikte olduğum Bay KendinDik beni ilk kez ateşli hastalıkta gördüğünü söyledi; düşünün artık!  Ama ne ateş :) 2 gün süresince 38-40 derecelerden indiremediğim ateşimi arka arkaya vurulan 4 penisilin iğnesiyle kontrol altına alabildik. Bu vesileyle 1928 yılında tesadüfen keşfedilen penisilinin icad olmasına sebep olan kozmik şakacıya da teşekkürlerimi sunma imkanım oldu :) (bkz. penisilinin icadı)

Elbette 4 gün yoğun şekilde süren sıkıcı hastalığım sırasında gül gibi bakılmamın doğal bir sonucu olarak, ben daha iyileşmeden evdekiler hastalandı! Tabii daha kendime gelemeden  bir yandan işler, bir yandan yeni dersler, bir yandan evdekilerin bakımı derken hadiii ışık hızıyla hücre bölünmesine devam! Hızımı zorunlu olarak düşürdüğümde, hepimizin hergün alışkanlık halinde yaptığımız onlarca işe nasıl yetiştiğimizi hayretler içinde düşündüm. Elbette, bu hayretim yaklaşık 10 dakika sürmeye fırsat buldu... 

4 günlük "yatak tatilinin" sonunda sabah yine 6'da kalktım. Her sabah yaptığım gibi, sabahın ilk ışıklarıyla evde sakince oturabildiğim tek saatin ilk 15 dakikasını kahve keyfi, sonraki 20 dakikasını meditasyon, geri kalanını beni bekleyen güne hazırlanmayla geçirdim. Uyanır uyanmaz yanıma koşturan yercücemin çıplak ayaklarının sesiyle gülümsedim ve dünya üzerindeki milyonlarca XX kromozomlu canlı türü gibi nasıl yetiştiğimi bilmeden yüzlerce irili ufaklı işi bir çırpıda yapacağım yeni güne gülümseyerek devam ettim. 
Günlerini benzer şekilde geçiren tüm XX kromozomlu canlılara selamlarımla! :D



İllustrasyonlar: Yellena James

32 yorum

  1. Yanıtlar
    1. daha yeni kendimize gelebildik! çok teşekkürler :)

      Sil
  2. Geçmiş olsun! Ben bu her işe yetişebilen hemcinslerime hayret ediyorum hala. Bence hepsi birer süper kahraman:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yaa süper kahraman tabii tabii... işte bütün işler de bu gazla bitiyor :D

      Sil
  3. vay be roman gibi bir yazıydı:)bu arada ailece geçmiş olsun...

    YanıtlaSil
  4. ben hala 10 dakika sürmeye fırsat bulan hayretine gülmekteyim. geçmiş olsun canım :))

    YanıtlaSil
  5. çok çok geçmiş olsun, tespitten öte anlatım harika :D

    YanıtlaSil
  6. Allahtan betalar bölünmemiş yoksa fena olacakmış .Ya bu cümleler ne güzel böyle , çok geçmiş olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yaaa di mi ama! öyle de olabilirdi :) teşekkürler!

      Sil
  7. Çok geçmiş olsun hepinize. Kadın olmak zor anne olmak daha da zor.

    YanıtlaSil
  8. geçmiş olsun , aynen dediğiniz gibi hem anne hem ev hanımı hem kadın hem de çalışan biri olarak işimiz çok zor. çok güzel bir yazıydı yine. sizde büyük bir kitap yazma potansiyeli var. mutlaka araya bunu da sıkıştırın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte o işi hişbir şeyi "sıkıştırmadan" yapmak isterim bir gün :) İnşallah o da olur :D çok teşekkürler.

      Sil
  9. geçmiş olsun evet biz annelerin kısa molalara ihtiyacı var tabi bunun yatakta sizi yakalamasından önce yaparsanız daha iyi olur bende şimdi şarjdayım
    evde sadece çocuklarla ve yatarak vakit geçiriyorum.:)

    YanıtlaSil
  10. çok çok çok geçmiş olsun, ben de bu bölünmeyi yaşıyorum ve henüz çocuk yokken. ev işi hiç bitmez mi diyorum, bıktım diyorum ama bir şekilde o işler bitecek. bugün farklıydım, bugün çok istekliydim işlerimi bitirmeye. bugün bir çırpıda ev işi yapmamın tek sebebi masanın üstünde gelin gibi süzülerek beni bekleyen makinemin başına geçme isteği :) bitmek bilmez bir heyecan ve istek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. FAtma hanım ben uzaktayken siz yorumları dizmişsiniz sıraya :) çok teşekkürler, birazdan hepsine yanıt vereceğim!

      Sil
  11. Geçmiş olsun canım.. Bir an önce iyileşmeni dilerim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler! Toparlandık çok şükür :)

      Sil
  12. Çoook geçmiş olsun. Allah acil şifalar versin. Özellikle oğlunuza çünkü çocuklar hasta olursa O XX kromozomlu canlının enerjisi daha da düşüyor. Bende 2 tane var iyi bilirim. Birde ne güzel anlatmışsınız aynen ben. "Bırakında biraz uyuyum" isteği o kadar çok ki. Benim 2 numara gece en az 4 kez anne sütü için uyanıyo. Neyse bi geçmiş olsun diyecektim bir sürü derdimi döktüm:) bir de taurusa gelmeyi çok istedim ama taşınıyorum fırsat bulamadım. Etkinliğe katılmasam bile sizinle tanışmak istiyordum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet en kötüsü de çocukların hastalanması gerçekten :/
      Etkinliğimiz 1 hafta daha uzatıldı. Haftaya müsait olursanız bekleriz :)

      Sil

Burada yayımlanan yazı ve görsellerin tüm hakları İrem Sunar Özat'a aittir. İzinsiz yayımlanamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.