Kim demiş kışın koyu renkler giyilir diye? Ohh, almışım elime sütlü kahvemi şimdi ne yapsam diye dergileri karıştırıyorum… Sonra bir baktım, evde parça parça 2 yünlü kumaş ve dikiş aşkıyla yanıp tutuşan bir terzi var… Hadi bakalım, bu sefer kısmetimize ne çıkacak derken işte sonuç bu oldu :)
Sevdim, pek sevdim bu elbisemi… Evdeki artık kumaşlardan biri belki 30 yıllık bir gabardin kumaş - beyaz olan. Diğerini de dikişe ilk heveslendiğim yıllarda İstanbul’daki bir parça kumaşçıdan aldığım 1 metre bile olmayan balıksırtı desenli bir yünlü. Bunlardan ne çıkartabilirim derken kalbimde ayrı bir yere sahip olan Vogue Patterns’a ait
v8685 no.lu bu modele takıldı gözüm.
Model aslında pek bir yazlık. Kalın kumaş kullanınca özellikle ön pensleri - buradaki tahta göğüslü - modelde durduğu gibi durmadı haliyle. Ama onun da kendimce çaresini buldum ve pililerin üzerine çapraz dikiş yaparak oldukça değişik bir görüntü kazandırdım ön tarafa. Yaka da pek hoş bir açıklıkta oldu bana göre. Ancak orijinal modeldeki kol ölçüleri - uzun kol için - bir garip çıktı. Bende de esnek kumaş olmayınca kalıbı kendime oturtana kadar epey uğraştım başta. Bundan sonra daha yumuşak kumaşlarda deneyeceğim bir de bu kalıbı :)
Bu modelde en hoşuma giden şey, elbiseyi birkaç parçaya bölerek pensleri içine saklamış olmaları. Ben de madem az kumaşım var, bari sütlü kahve tadında bir renk dağılımı yapayım dedim. Hem de büyük beden düşmanı beyaz rengi kritik noktalarda kırarak arzu edilen göz yanılgısına ulaşırım belki dedim :P Ne için dikiş dikiyoruz? Elbette kendi bedenimize en güzel oturan giysiler üretmek için, öyle değil mi yani? :D
Eteğe geçiş kısmı da yanlarda yuvarlanarak verilmiş. Açıkçası burada biraz çuvallar gibi oldum. Sonra kat kat tat görüntüsüne sadık kalarak, bel parçasını etek parçasının üzerine dikerek de acemi terzilik detaylarımı kapattım.
Daha önceki yazılarda özellikle de “armudi kemençe” yapısındaki arkadaşlara naçizane birkaç önerim olmuştu. Etek dikerken (dikiş öğrenmeyecek kadar tembelseniz de giysi alırken!) basenlerinizin tam genişlediği noktadan aşağıya doğru düz inerseniz,
malumun ilanına fazla girmeden kalem gibi bir görüntü elde edersiniz. Burada da beden ölçümü aynı şekilde alarak oynadığım etek kalıbı, dikiş bittikten sonra üstüme cuk diye oturdu! (ilgili yazılar:
Temel Etek Dikimi ,
Süper Havalı Kalem Eteğimin Dikiş Aşamaları)
Elbise arkadan fermuar ile kapanıyor. Sırt fermuarlarına pek bayılmasam da yan dikişlerle iyice kalınlaşan kumaş katlarımın fermuarın gelişini bozmasını istemedim.
Uzun lafın kısası sonuç budur arkadaşlar. Güzel, rahat, şık bir kış elbisesi bana kaça mı mal oldu?… Söylersem, bunu okuyan tembel tenekelerin canı fazla sıkılacaktır :P
Durun bir düşüneyim… Kumaşların bir kısmı evde vardı, diğerini de parça kumaşçıdan almıştım… Hmm, çok maliyetli olacak ama galiba 3 TL tuttu bu harika elbise! Ne o? Gözünden yaşlar dökülenler mi var aranızda? Gerçek olabilir mi bu? Yok canım, kesin değildir… 3 TL’ye sakız bile alınmıyor artık. Yoksa… yoksa…
(KendinDik.Com… kalplere dikiş aşkı aşılayan site :-) )
