6 DAKİKADA NELER YAPILIR?

6 dakikada neler yaparsınız?  Bugüne kadar hiç düşünmediniz mi? Biraz fikir vereyim:

6 dakikada, bir arkadaşınızı arayabilir ve günlük laklağınızı yapabilirsiniz. Otobüs/dolmuş sırasında bekleyebilir, taksinin gelmesi için yolları gözleyebilirsiniz. 6 dakikada biraz patates soyabilir veya buzdolabını açıp akşama ne pişireceğinizi düşünerek hayallere dalabilirsiniz. Biraz göbeğiniz çıkmışsa, 6 dakikayı ceketinizin önünü en düzgün şekilde kapatmakla geçirebilirsiniz. 6 dakika, kuşkusuz, bir gün içinde pek de önemli bir süre değil. Hele bir ay içinde hiç değil, öyle değil mi? Nasıl da yanılıyorsunuz! 


O düşünmeden harcadığınız 6 dakika, dünyanın başka bir köşesinde altın değerinde bir süre olabilir. Hazır başlamışken, biraz daha fikir vereyim:

Mesela Moskova'da yaşayan garipler için, 6 dakika Aralık 2017 ayında  görüp görecekleri güneş ışığı süresiydi. Ben demiyorum. Devletin Meteoroloji İşleri Başkanlığı söylüyor. Gün içinde demiyorum, bildiğiniz 31 günlük ay süresince diyorum! Oturup ölçmüşler. Ay boyunca sokaklarda görülen güneş ışığı dakikası 6 rakamına denk geliyormuş. Daha diyeyim mi?  

6 dakika... Az değil. Göz kırpmaya gelmez. 

Mesela siz, 6 dakikayı Burda dergisinin 10/2013 tarihli sayısındaki 129 no.lu ceket modeline bakmakla harcayabilirsiniz. Bir Burda klasiği olarak, çekilen model fotoğrafından pek bir şey anlamanız mümkün değil zira. 

Biz mankene, manken bize dertli dertli bakadursun, teknik çizimden anlayabildiğimiz kadarıyla, bu ceketi kısa tutup, bel kısmındaki havasıyla dikiş becerilerimizi geliştirebiliriz. 

Ceketin bel kısmında katlanan bölümü, "Aman biraz daha zayıf görüneyim" derdiyle tek parça kumaşı katlamak yerine, üç ayrı kumaştan yapıp keyfimize bakabiliriz. 

O cep   kapağı sizi yanıltmasın. Bel kumaşının içinde kalan cep astarı -ki kendileri pek melodiktir- gerçek ceptir. Öyle boş boş hava yapıyor sanmayın sakın. Ne uğraştırdı beni onlar. Kaç 6 dakikam gitti, bir bilseniz!

Cep astarım melodik derken laf cambazlığı yapmıyordum. Bildiğiniz müzik akıyor astardan! Bu neşeli astarlara olan düşkünlüğümü kaç kişiye bulaştırdım acaba? Parmak kaldırabilir mi okurlar arasında benimle aynı fikirde olanlarınız?

Baktım ki o şahane cepleri doğrudan ceketin üst kısmına monte etmem gerekiyor, bel parçaları da düdük gibi kaldı ortada, "amaaan" dedim. Kendimi mi üzeceğim bunun için, yazık değil mi 6 dakikalarıma? Baktım ki dikiş paylarını gizleyemiyorum. "Üstten mis gibi siyah biye geçerim, soran olursa da bilerek yaptım tarz olsun diye derim" dedim. Aramızda kalsın, hem çok kolay hem de çok güzel oldu kerata. 

Havalar iyice kapalı giderken, ben alı al moru mor giyinip  günlerime renk vereyim, siz siz olun 6 dakikalarınızın kıymetini bilin. Bol güneşli günlerde yeniden görüşmek dileğiyle!