KENDİN DİK...: modası

modası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
modası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Flamingo elbisesi tamamlandı!

01 Şubat 2013


Elbisemi tamamladım! Beni bezdirmek için elinden geleni yapan sıcak havanın tüm muhalefetine karşı flamingolarla bezeli bu muhteşem kumaşla muhteşem bir aşk yaşamak üzere muhteşem bir elbise yaptım :)
Elbisenin en büyük muhteşemliği ise kısa sürede ve kolayca yapılabilir olması. Kolay dikişe rağmen sonuç gayet “ağır” görünüyor öyle değil mi? Yani, flamingolarla kaplı bir elbise ne kadar ağır olursa o kadar artık :P

Elbise fırıl fırıl. Bayılarak sipariş edip, teslimat için yollarını gözlediğim bir vintage Vogue kalıbı klasiği. Kalıp Vogue 2961 ve şu adresten ulaşabilirsiniz: v2961.
      vogue vintage elbise kalıpları
Bu kadar "ağır" bir elbise için en uygun ayakkabının da flamingoların cıvıl cıvıl renklerini andırması gerekirdi öyle değil mi?

Yeni dikişe heveslenenler için bu modelin tek zorlayıcı olabilecek yanı öndeki düğmeleri. Ben de ilk başta düğmeleri süs olarak yapsam da yandan bir gizli fermuar mı geçsem diye düşündüm. Ama sonra benim de ilk kez deneyeceğim bir teknik olması sebebiyle bu tembel teneke planımdan vazgeçtim ve düğmeleri efendi efendi sırayla diktim. 
             vogue 2961 1950 elbise modeli flamingo elbise


Elbisenin üst kısmının şak diye oturmasının en önemli sebebi, astarla elbise arasına yerleştirilen balenler. Giysilere balen takmak ilk başlarda gözümde çok büyüyordu ama öyle kolay malzemeler üretiyorlar ki artık, alıp da yapmayanı dövüyorlar…
Benim araya araya bulduğum bu balen üzerine dikilebilir nitelikte. Yalnız başlarına küçük kılıflar dikmeden kullandığınızda birkaç yıkamadan sonra balenlerin uçları teninize batmaya başlıyor. Bu sebeple üstünkörü basit bir dikişle astar kumaşından kılıflar diktim. Kolayca görebilmeniz için beyaz üzerine siyah iplikle diktim. Umarım aşağıdaki fotoğraf meraklısına yardımcı olur. (Bu balenler daha sonra astar ile elbise arasında kalıp görünmeyecek.)

Orijinal Vogue kalıbında yaptığım iki değişiklik var. Birincisi, model fotoğrafında görülen fiyonk ya da önden boyuna dolanan askıların ikisini de yapmamış olmam. Fiyonk biraz fazla cicili geldi.
Boyuna geçen askı ise tam da bir önce diktiğim elbisenin modeline çok benzediğinden vazgeçtim.
Bence flamingolarımın tam da böyle sergilenmesi gerekiyordu! 
İkinci değişikliğim ise, orijinal modeldeki yuvarlak etek kalıbını kullanmamış olmam. 50’lerin kabarık kabarık etek modelleri muhteşem görünüyor ama ben kendinden kabarık tamburi kemençe biçimli vücuduma böyle bir model diktiğimde, sonuçların 23 Nisan bebelerini andırır bir etki yaratmasından endişe ediyorum…
Bu nedenle daha önce kullandığım ve vücudumu biraz daha saran bir etek kalıbını kullanmayı tercih ettim. Bu kalıbı kullanarak yaptığım etek modeline buradan ulaşabilirsiniz. Tek yaptığım bu etek kalıbını basenlerden itibaren biraz genişletmek oldu. 
Büstiyer gibi dikilen üst kısımda düğmeler kolaydı da etek kısmına gelince pantalon fermuarı gibi dışta kalan düğme parçasını nasıl dikeceğim diye biraz düşündüm durdum. 
Eteğin ön parçalarına pantalon fermuarının diline benzer bir çıkıntı verdim. Arkasına kağıt tela dikerek aşağıdaki fotoğrafta görebileceğiniz gibi biraz içten (dikiş payı kadar) kestim. Onu ikiye katlayarak düğme iliklerini diktim ve açtım. 
Bir de üstüne kalıp zarfındaki modellerin uzaklara bakan pozlarından özenerek ufka bakan bir poz verdim… İşlem tamam! Flamingolarım ve ben artık çok mutlu bir hayat sürüyoruz birlikte. 
Darısı sizin başınıza :P

0

Dikiş masamın üzerindekiler…


İşte dikiş masamın üzerinde bitirilmeyi bekleyen yeni projem. Bir kez daha zarif bir yazlık elbise modeli. Bu seferki Vogue Patterns’dan 2961 no.lu vintage bir kalıp. 
Üstü bedene sıkıca oturan altı ise çan etek havasında klasik bir 1950 modası. Zaten patronun orijinali de 1953’te çıkmış. 
v2961
Peki bu zarif elbise modeline en güzel hangi desen gider?… Doğru tahmin ettiniz! Elbette flamingolar!
Bir yandan siyah beyaz kumaşlara olan ekstra düşkünlüğüm, bir yandan böyle sıradışı desenlere hayranlığım sonucu bu güzel yaz elbisesini işte bu güzel flamingolarla birlikte yapmaya karar verdim. 
Mankenime sardığımda yaka kısmı hiç de fena durmuyor öyle değil mi? Öndeki düğmeleri halledebilirsem gerisi kolay olacak gibi.
Bu sıcakta parmağımı kaldırıp birşeyler yapabiliyor olmam bile bir mucize… Sadece suretlerini giymekle kalmayıp, kendileri gibi ben de suyun içinde dursam bütün gün şöyle serin serin keşke…..
Sıcaaaakkkkkkkk….. 

0

1960lar Modasına Yeniden Bakış

28 Ocak 2013

1960ların modasını hep çok sevmişimdir. Dikiş dikmeye başladıktan sonra her gün üzerimize giydiğimiz kıyafetlerin tarihine de daha fazla ilgi duymaya başladım. Ne de olsa, moda, dünya ekonomisini yönlendiren başlıca konulardan biri. Elbette birçoğumuzun onu çooookkk sevmesi de var tabii :)
60lara ait fotoğrafları incelemekten çok keyif almakla birlikte, bir süre sonra onlar hakkında daha fazla şey öğrenme isteğiyle biraz okuma yaptım. Okudukça daha da iyi anladım ki, 1960lar birçok moda geleneğinin kırıldığı ve döneminin sosyal hareketlerine aynalık eden bir modaya sahipmiş.  
Mini eteğin “icat edildiği”, A-line elbiselerin her yeri sardığı, bugün bildiğimiz anlamda sokak giyim tarzının ortaya çıktığı bir dönem 60lar. 
1960ların başında elbise modeleri 50’lerin ince belli kabarık eteklerinden etkilense de, dönemin ortalarına doğru kadınlar nihayet korse ve diz altı etek mecburiyetine karşı isyan bayrağını çekmiş. Yeyy :)
Bu dönemin en önemli özelliklerinden biri de renklerin çok daha cıvıl cıvıl olması. Sakin ve pastel renklerin hakim olduğu ellilere kıyasla, renkler çok daha parlak hale gelirken, geometrik desenler modaya ilk defa girmiş. 
Ve tabii ki kabarık saç modellerini de unutmamak lazım. Bunun ülkemizdeki kraliçesi ise elbette Türkan Şoray.
1960’ların başından ortalarına doğru Londra’lı Modernistler - bilinen adlarıyla “Mods”,  İngiliz erkekleri için popüler modayı belirlemeye başlamış. Mods’un kadınların giyim tarzı üzerinde de çok büyük etkisi olmuş. Bu dönemdeki moda, kendi tarihi boyunca hiç değişmediği kadar hızlı değişmeye başlamış. 
1968’e gelindiğinde ise meşhur hippi görüntüsü sahnelere çıkmaya başlamış. Hem kadın hem erkek herkes, bol paça pantolonlar, boyanmış t-shirtler ve saç bantlarıyla gezer olmuş. 
Bugün, birçoğumuzun da kanına girmiş olan retro trendi sayesinde birçok dikiş patronu hazırlayan firma da dönem kıyafetlerine birebir uyan dikiş kalıpları üretmeye başladı. Bu sayede istediğimiz kıyafetlere ulaşmamız daha da kolay hale geliyor.
Bu döneme ait kalıpların listesini yaptığım ve nerelerden bulunabileceğine dair bilgiler sunan bir yazı hazırlıyorum şu an. Sizin de bildiğiniz ve daha da güzeli kendinizin denediği bu tür kalıplar varsa bana haber verin. Onları da listeye ekleyeyim. Hatta buna ilişkin fotoğraflarınız da varsa süper olur :) 
Şimdilik benden bu kadar. 
Görüşmek üzere! :)

0
Burada yayımlanan yazı ve görsellerin tüm hakları İrem Sunar Özat'a aittir. İzinsiz yayımlanamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.